14 Mayıs seçimlerine 1 gün kala Millet İttifakı'nın önemli iki masa ayağı olan CHP ve İYİ Parti 1. sıra adaylarının ortaya çıkan videolarından  ve basına servis edilen haberlerde yaptığı açıklamalar adeta 'Yok artık' dedirtti. İYİ Parti 1. sıra adayı Erhan Usta'nın Vezirköprü ilçesi Sarıdibek Mahallesinde vatandaşlarla yaptığı konuşmada milletvekili seçimlerinde kendisine oy vermesini istediği bir vatandaş, Cumhurbaşkanlığı seçiminde Recep Tayyip Erdoğan'a oy vereceğini ancak milletvekili seçimlerinde AK Parti'ye oy vermeyeceğini söyleyince, "Cumhurbaşkanına bir şey demiyoruz" şeklinde cevap vermesi, "Erhan Usta milletvekili olma derdinde, Millet İttifakının Cumhurbaşkanı Adayını umursamıyor" şeklinde yorumlanmıştı. Videonun devam kısmında, görüntü alan vatandaşın kaydı kesmesini isteyen Erhan Usta, "Dur çekme, beni yakarsın sonra" şeklindeki sözleri ise durumun vahametini açık açık ortaya koyuyordu. Parantez içinde şunu da söyleyeyim, videonun İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'e ulaştığı gelen bilgiler arasında. İYİ Parti'de bu kriz yaşanırken Samsun'da gerçekleştirilen Millet İttifakı mitinginin ardından bir analiz yapan CHP 1. sıra adayı Murat Çan'ın söylemleri de şaşkınlık yarattı. Çan'ın basına servis ettiği 'miting analiz' başlıklı haberde, kendini övmesi dikkatleri çekti. Murat Çan açıklamasında, aday listelerinin açıklandığı günlerde yaşandığı iddia edilen liste depremini  doğrulayarak, ''Milletvekili listeleri açıklandığında CHP’de deprem yaşanmıştı'' ifadelerini kullandı. Kendisini ulusal medyanın Samsun siyasetindeki referansı olarak nitelendiren Çan, seçimlerde örgütün lokomotifi olduğunu öne sürdü. Millet İttifakı’nın Samsun mitinginde partilerin örgütlerini hiçe sayar gibi konuşan Çan, siyasi operasyonun merkezinde kendisinin olduğunı ifade ederek, kendisinin Samsun’un güçlü bir siyasi figürü olarak kısa sürede ön plana çıktığını iddia etti. Bu açıklamalardan kimsenin derdinin ittifak olmadığı açık açık ortada. Dertleri ittifak olsaydı, ne Erhan Usta "Cumhurbaşkanına bir şey demiyoruz" derdi, ne de Murat Çan, yaşanmış olsada liste depremi yaşandı demez, daha vekil seçilmeden kendisinin Samsun’un güçlü bir siyasi figürü olarak kısa sürede ön plana çıktığını iddia etmezdi. Seçimin hemen öncesinde yapılan bu açıklamaları şaşkınlıkla takip ettik. Ana muhalefetin iki büyük partisinin 1. sıra adaylarının söylemleri anlamsız bulduk. Biri cumhurbaşkanı adayını önemsemiyor, diğeri ise, ittifakta yer alan partileri ve bu partilerin teşkilatlarını hiçe sayarak, her şeyi kendi yapmış algısı vermeye çalışıyor. Sanırım ikisi de seçilmelerinin garanti olduğunu düşünerek bu tavırla hareket ediyorlar. Yoksa, söylemler akıl karı değil. Bu söylemlerin sandığa yansıması nasıl olur bilemeyiz. Yarın gerçekleşecek seçimin şimdiden herkese hayırlı olmasını diliyoruz.