Cumhuriyetimizin 100. yılında Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde Ak Parti ile elde ettiğimiz kazanımlarla gurur duyarken bir yandan da 2023 seçimlerine gidiyoruz.
Ülkemizde ki siyasi partilerin, Cumhurbaşkanı adaylarının Türkiye Cumhuriyeti’nin 100. Yılı ve bundan sonrasına dair hedef ve planlarını halk olarak hep birlikte dinliyor, izliyor ve analiz etmeye çalışıyoruz.
Cumhur İttifakına baktığımızda istikrar ve yeni dönemin filizlerini de görürken...
Millet İttifakı’nın kendi arasında sürekli ters düşen birbirini onaylamayıp hatta reddeden politika ve vaatleri seçmeni tedirgin ederken bir yandan da 90’lı yılları hatırlatıyor.
Miting için gittikleri bölge ve şehirlere göre farklı konuşmalar yapmaları dikkatlerden kaçmıyor.
Örneğin Van mitinginde “Selo’ya Özgürlük” Selahattin Demirtaş özgür kalacak denilirken, Anadolu’da “kandili başlarına yıkacağız” deniliyor.
Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu “hiç kimseye bir söz vermiş değiliz” diye televizyon ekranlarından belirtirken diğer yandan HDP’li Ahmet Türk ise CHP ve İyi Parti’ye ithafen “Evet Bugün Bir Millet İttifakı Var, Kılıçdaroğlu’na Destek Vereceğiz ama Bize Yanlış Yaparlarsa Hesabını Sorarız” diyor.
Tüm bu karmaşayı seçmen olarak merak ve endişe içerisinde takip ediyoruz.